SAGLIKLI GELECEK İÇİN BEŞ İLKE
(Sağlıklı, Uzun, Nitelikli Yaşam İçin Neler Yapmalıyız?
Yaşamak Üstelikte sağlıklı yaşamak, ve uzun yaşamak hepimiz isteriz, ama bunun için bazı şeylere dikkat etmemiz gerekir, kitaplar yazılır, uzmanlar, yaşam koçları derken nerdeyse ne yani diyecek duruma geliriz. Öte yandan bunu ticarileştiren uyanıklar da, bizi kaz yolar gibi yolarlar biz, sağlıklı, nitelikli, yaşayalım derken onların ekonomik sömürüleri ve saçma sapan kuralları nedeniyle yaşam kalitemiz bozulur bu sefer de… Ama Size bu yazı da önereceklerimiz basit, kolay, anlaşılır daha da önemlisi uygulanabilir… Buyrun hayatınıza çeki düzen vereceğiniz, sizi saglıga ve mutluluğa götürecek beş ilke….
Bu beş ilkeyle, sağlıklı, kaliteli ve uzun bir yaşam sürmenin o kadar da zor olmadığını göreceğiz..
1-Uyku olmazsa olmazımız, uykunun da olmazsa olmazı düzenli 23 ila 6 arasında olması gerekir.. Zaman acısından durum bu, süre acısından nasıl olmalıdır derseniz, 23 yatın, saat kurmadan ne zaman kalkıyorsunuz diyelim ki 6-6:30 arası… Dışarıdan hiçbir müdahale olmadan, bu durum süreklilik kazanmışsa sizin uyku zamanınız ve süreniz budur… Önerilen durum ise şudur; Uygun bir yastık ve yatakta, tamamen ışıksız karanlık bir odada, 7-8 saatli bir uyku, aslında yeter ve sağlıklı bir uykudur. Sağlıklı bir uyku için en geç gece 11-12 uykuya geçilmeli…. Ortalama 7-8 saat uyunduktan sonra uyanılmalıdır… Zorunlu bir durum yoksa gece uykusuna, gündüz uykusu tercih edilmemelidir, çün ki gece uykusu ile gündüz aynı nitelikte değildir. Ayrıca uykunuz sık sık uyanıyor, yada sık sık uykuya geçme sorunu yaşıyorsanız, uykusuzluk çekiyorsunuz demektir, Kamu hastanelerinin uyku bölümü olanlarına baş vurun… Sağlıklı gelecek düzenli bir uykudan geçmektedir…
2- Su, atalarımız su gibi aziz ol derlerdi, neden su hayatın kaynagıdır da ondan… İnsanların yaşadıkları ortam, yaptıkları iş, vücut ağırlıkları, yaşları suya ihtiyaçlarını da faklı kılar… Güneşin altında çalışıyorsanız ve Ağustos’un da en sıcak günlerinden biri ise, 4-5 litre su içmelisiniz… Ama, ortala önerilen su günde 7-8 bardak sudur… Bu miktarda su da aşağı yukarı iki litre su demektir,bu kadar su içmeyi alışkanlık haline getirirsek, nitelikli yaşamın ikinci ayağı olan su işini de halletmiş oluruz.. Yalnız bir öneriyi unuttuk, su kaynamamış olmalıdır. Kaynatılmış hiçbir içecek, sıcak, soğuk, tatlandırılmış, renklendirilmiş, içecekler suyun yerini tutmaz. Bugün bunlardan çok içtim suyu içmesem de olur düşüncesi saglıklı sıvı alımız degildir, saglıklı sıvı alınmıyorsa saglıklı yaşamanın bir ayağı da eksik demektir… Yeteri kadar saglıklı su almayan kişiler, daha hayatın başın da yani 20-25’li yaşlarda bel ve boyun ağrıları çekmeye başlarlar ki bu da saglıklı, nitelikli yaşam kalitemizi bozar… Su hayattın temelidir unutmayalım, yeteri kadar içelim… Yeteri nasıl belirleriz derseniz, çiş kontrolü ile, çişiniz sarıysa sıvı az alıyorsunuz demektir…
3- Güneşin saglıklı yaşma katkısına geldiğimiz de ise şunları görürüz… Güneş sayesin de D Vitamini alırız, D vitamininin de sağlık açısından faydaları saymakla bitmez, en büyük D vitamini kaynağı ise güneştir… Güneşten yararlanayım derken abartmayın derim… Güneşten faydalanmak için,yanmadan sabah, 8-11 arası 20-15 dakika, akşam da saat 4 den sonra yine 25-30 dakika kalarak yanmadan güneşlenebiliriz… Yalnız genel olarak bilinenin dışın da, faktörlü koruyucu Güneş yağları kullanmadan güneşlenme daha çok D vitamini alınmasını kolaylaştıracaktır… Genel olarak doğru bilinen ama yanlış olan, bronzlaşmak moda olmasına rağmen, ancak bronzluk D vitamini sentezlemesini engelleyen nedenlerdendir…
3-Doğru beslenmek eline kalori listesi alarak diyet yapmak değildir, abartmadan kişinin kendini tanıyarak, buna göre bir beslenme yöntemi tercih etmesidir… Aslın da hepimiz neyin ne etkisi olduğunu aşağı yukarı biliyoruz… Bir besin listesi oluşturacak, dogal olan, yada dogala en yakın olanlardan oluşturarak kendimize özğü bir beslenme yöntemi oluşturmalıyız… Yani kişi, kendisi için neyin faydalı, neyin zararlı olduğunu zaten küçük bir araştırmayla ve beslenme kültürüyle bunu bilir… Buna göre besinleri seçer, buna göre beslenmesi durumunda da, hayatında pek çok hastalığı daha karşılaşmadan önler… Sağlıklı, dengeli, doğal beslenme,bizi hastalıklardan korumanın yanı sıra, zinde de tutar, yani enerjik oluruz…. Bu enerjik tiplerle her yer de karşılaşırız, nasıl yaptıklarını sorun, aşagı yukarı bu beş ilkeyi bilerek yada bilmeyerek uyguladıklarını göreceksiniz…
4-Ayrıca, spor ve egzersizsizin de hayatımıza katkısını unutmayarak, bunları profesyonel sporcu değilsek abartmadan yapalım… İster yüzme, ister yürüyüş, ya da tenis veya pilates, yoga veya dans, Namaz hepsi de eğzersiz yerine geçer… Sizin tercihiniz hangisi olur bilemem, ama ülkemiz de inancımız gereği yaptığımız ibadetlerden biri olan Namazın çok iyi bir egzersiz olduğunu unutmayalım… Yukardakiler den hangisini tercih edersiniz, hangisini kolayınıza gider, hoşunuza gider bilemem, ama bunlardan bir ikisini seçin ve mutlaka yapın. Bu seçtiğiniz eğzersizleri de mutlaka her gün yapın…. Ayrıca saglıklı, yeteri kadar nefes için de, nefes egzersizlerini unutmayalım... “Egzersiz kaslara masaj yapmaktır. Fikri Adil”
5- Stres kontrolü, bu beş önerinin için de belki de en zor olanı, ama başarılırsa ki başarılmayacak bir şey degildir, hayatınıza çok şey katabilir. Kolay mı değil, ama hayatımız da aslın da bizim için önemli olmayan bir çok şey için strese(üzülme, gam, keder) girdiğimizi düşünürsek… Örnegin, her gün yaşadığımız Trafik sorunu, iş yerin de arkadaş ve yöneticilerin çıkardığı sorunlara dayalı iş stresi, bir yere yetişme telaşı, hiyerarşik veya ekonomik rekabetler, ailevi sorumluluklar, köpek havladı, komşunun gürültüsü, aşağıdan birinin korna çalması, araçlarıyla patinaj çekerek dönen yeni yetmeler derken… Bakın bunların için de belki de bir iki tanesi bizim için önemli diğerleri hem önemsiz hem de kontrolümüzün dışın da… Daha bu stres kayanlarının çoğunu saymadık, daha da sayabilirdik. Bunlar her yaşanıyor ve yaşanacaktır da, sonu gelmez, bu nedenle bunların çoğuna gülüp geçmeyi öğrendiğimiz de stres kontrolünü başarmışız demektir… Yani biraz umursamaz davranmaktır… Stresi kontrol altına almak aslın da çok basit, nasıl mı? Gülmek ve kahkaha atmak herkese iyi gelir. Yerli yersiz kahkaha atın, bunu da alışkanlık haline getirin….
İşte size sağlıklı nitelikli ve de mutlu yaşamanın şifleri, kullanırsanız, yaşarsınız, benim önerim yaşayın, bunun için de çok sevin, az nefret edin, hakkınıza ve haklara saygı gösterin, iş dışın da hobilerinin olsun ki saglıklı, nitelikli ve de uzun yaşayın… Saglık ve mutluluk dileklerimle, selam ve sevgilerimle…
Derman Abi --- Eylül 15 --- www.vatandasfikri.com
|