KORONAYA KARŞI BESLENMEYLE SAVUNMA
Virüse karşı beslenme Yöntemleri - Bagışıklık Sistemini Güçlendirecek Gıdalar - Mevsim Degişikliklerinde Beslenme
Bu virüsü tam olarak tanıyamıyoruz, bilim insanları bunu tanımaya çalışıyor, önleme için aşı, tedavi için ilaç geliştirmeye çalışıyor… Bunlar güzel haberde, bu virus ilk görülenden bu yana 8-9 ay geçti, insanlar yakalandı, bu virüsü yendi… Neden yendiler bagışıklık sistemleri güçlü oldukları ve moralleriyle, ruhsal acıdan güçlü oluşları sayesin de... Genel olarak virüsün yayılımına ve etkilerine sonrada virüsle beslenmeyle nasıl bagışıklık sistemimizi güçlü tutarak başa cıkarızla devam edelim mi?
15 Agustos 2020 ihtibariyle Vaka sayısı 21 milyon 357 bin 890'a çıkarken, virüs saptanan 14 milyon 151 bin 766 kişi sağlığına kavuştu. Dünyada tedavisi süren 6 milyon 442 bin 737 aktif vaka bulunuyor. Bu tarih itibarıyla acıklanan ölüm oranı 763 bin 387 can aldı, hadi bu rakamı 1.000.000 yapalım, ölüm oranı düşük, tedavi edilen ve normal hayatına kavuşan sayısı çok… Benimde kişisel izlenim bu yön de, tanıdıklarımdan10-15 kişiye bu virüs bulaştı, 1-2 kişi biraz agır geçirdi, digerleri sadece garantinada tutuldu... Genel durum bu, insanlık care arıyor, bu arada biz özel olarak ne yapabiliriz…
Hepimiz biliyoruz 14 temizlik kuralını, maske, mesafe, el yıkma gibi… Bunun yanında vücudumuzu dinç tutacak, bagışıklık sistemimizi güçlendirecek gıdalar almalıyız ki, vücudumuz virüse karşı dayanıklı olsun…
Şunları öneriyor uzmanlar...
a) Selenyumlu gıdalar, selenium eksikliği depresyona, mutsuzluğa ve karamsar düşüncelere neden olabilir. İster hastalıkla mücadele de, ister virüsle mücadele de moral çok önemlidir biliyoruz degil mi? Bu vitamin tüm deniz ürünlerinde, fındık, mantar, susam, tam tahıllar, sarımsak, soğan, yumurta ve tavuk eti selenyumun en iyi kaynaklarıdır.
b) Hepimiz biliyoruz ki c vitamini bizi hastalıklara karşı güçlendirir, C vitamini iyi bir antioksidan ve iyi bir enfeksiyon savar olduğunu uzmanlar söyler. Bağışıklık sistemini güçlendirir, hangi gıdalarda var dersek, kuşburnu, domates, soğan, yeşilbiber, kırmızı biber maydanoz, tere, roka, brokoli, karnabahar, ıspanak, portakal, limon, mandalina, kivi gibi besinler en güçlü C vitamini kaynaklarıdır. Maşallah kolay ualaşabilecegimiz gıdalar…
c) Çinko, bağışıklık sisteminin temel mekanizmasında ve serbest radikallerin vücuda verdiği hasarı önlemede önemli bir role sahiptir. Ayrıca immün sistemi güçlendirir, metabolizmayı hızlandırır, enerjik ve pozitif olmanıza katkıda bulunur. Mevsim geçişlerinde, virüsle mücadele de beslenme önerileri oluşturabilmek bu aşamalar da mutlaka çinko seviyelerine bakılmalıdır. Eksiklik görüldüğün de Çinko önerilir, besin yoluyla desteklemek için ana ve ara öğünlerinizde hindi eti, kabak çekirdeği, kuru baklagiller, deniz ürünleri, rüşeym, susam, fındık, badem, ceviz, fıstık gibi besinlere yer vermelisiniz.
e) Kalsiyum, vücudun su dengesini sağlar, ödemi azaltır, bağışıklık sistemini kuvvetlendirir. Süt ve süt ürünleri sadece protein değil, aynı zamanda kalsiyum içeriği sayesinde de kilo kontrolü sağlar. Buna bağlı olarak, beslenme programına yetişkin bireylerin günde 2-3 su bardağı kadar süt ve süt ürünlerin mutlaka eklemeleri gerekir. Enfeksiyon geçirildiği dönemlerde, böyle virus salgını olduğu ve mevsim degişikliği dönemlerin de kalsiyum, protein kaynaklı gıdaların yeterli tüketilmesi, vücutta oluşan yıkımı yapıma çevirmesi için oldukça önemlidir. Ayrıca protein yetersizliği depresyona yatkınlığı tetikler ve bağışıklık sisteminin çalışmasını engeller. Süt, yoğurt, kefir, ayran, peynir, yumurta, et, tavuk ve balık gibi gıdalar proteinin en iyi kaynaklarıdır
f) B12 vitamini eksikliği; sinir sistemi harabiyetine, depresyona, duygu durum bozukluklarına, hafıza kaybına ve öğrenmede güçlüğe sebep olabilir. Güçlü bir hafızaya sahip olmak ve sabahları dinlenmiş uyanmak, mutsuz ve karamsar ruh halinden kurtulmak için beslenme programında mutlaka B12 vitamini içeren besinlere yer ayrılmalıdır. Yumurta, et, balık, süt, peynir, soya sütü ve yoğurt gibi besinlerde yoğun olarak B 12 vitamini bulunur
g) Omega-3 bağışıklığı düzenleyici ve destekleyici özelliğe sahiptir. Balıkta, cevizde, keten tohumunda, avokadoda ve sebzelerden semizotunda bolca bulunan Omega-3, bağışıklık sistemine iyi geldiği gibi depresyon tedavisinde de kullanılır. Sonbahar balıkların bollaştığı dönemdir. Dolayısıyla haftada 2-3 gün balık tüketimi günlük Omega-3 gereksinimini karşılayacaktır. Eğer balık yenilmiyorsa, mutlaka balık hapı şeklinde takviye alınmalıdır.
h) Yaz dönemi yavaş yavaş geçip kışa girerken vücutta en çok eksikliği hissedilen vitaminlerden ilk sırada D vitamini yer alıyor. D vitamini eksikliği, bağışıklık sisteminin zayıflamasını sonucu hastalıklara davetiye çıkarıyor. D vitamininin en iyi kaynağı güneş olmakla beraber, D vitamininden zengin besinler; somon, yumurta, süttür.
i) Probiyotikler ile sağlıklı bağırsaklar güçlü bağışıklık sistemi! Yararlı bakterilerin insan sağlığı üzerindeki etki mekanizmaları saymakla bitmez. Sindirim sistemi ve bağırsakların düzenli çalışmasında önemli katkıları vardır. Sistemik ve mukozal immün hücrelerin ve intestinal epitel hücrelerin fonksiyonlarını düzenleyerek bağışıklık üzerinde olumlu sonuçları çalışmalarca gözlenmiştir. Sağlıklı bir flora ve güçlü bir bağırsak için probiyotikten zengin beslenme ihmal edilmemelidir. Probiyotik kaynaklar arasında; ev yapımı turşu, yoğurt, kefir, peynir, elma sirkesi gibi besinler bulunur.
k) Bol ve sürekli su için! Sonbahar aylarında, bağışıklık sistemi başta olmak üzere vücuttaki toksin atımını hızlandırmak ve metabolizmanın çalışması için su vazgeçilmedir. Günlük en az 10-12 su bardağı su içilmelidir.
l) Düzenli ve yeterli uyku şart! Düzenli ve yeterli uyku ruhsal ve fiziksel sağlığı korur. Yapılan araştırmalar düzensiz uykunun bağışıklık sistemi üzerinde olumsuz etkileri olduğunu ve birçok kronik hastalığa zemin hazırladığını göstermiştir. Günde 5 saatten daha az uyuyanlarda obezite, kalp hastalıkları, hipertansiyon ve diyabet daha fazla görülmektedir. Ayrıca yetersiz uyku, glikoz toleransını ve insülin hassasiyetini azaltır, leptin(tokluk) hormonu seviyesini azaltır, bunun yanında ghrelin(açlık) hormonu seviyesini arttırır yani iştah mekanizmasını harekete geçirerek fazla kalori alınmasını sağlar
m) COVID-19 salgını ve yarattığı panik sebebiyle virüsten korunmak için çok çeşitli yöntemler gündemde. Elleri yıkamak, kalabalık ortamlarda bulunmamak ve bağışıklık sistemini güçlendirmek bunların başında. Bağışıklık sistemini güçlendirmek denilince de ilk akla gelen sağlıklı beslenme. Bu bağlamda antiviral özelliklere sahip olduğu bilinen zerdeçalın salgına karşı önemli bir savunma mekanizması oluşturduğu düşünülüyor. Zerdeçalın etkin maddesi olan kurkumin COVID-19’a karşı son derece ümit verici bir cevap olabilir. Son araştırmalarda kurkuminin virüse karşı etkin bir savunma tepkisi gösterdiği gözlemlendi. Kurkumin antihistaminik, iltihap karşıtı ve bronşları genişletici etkileri uzun süredir biliniyor. Bu da COVID-19’un yol açtığı solunum sıkıntılarının giderilmesinde yararlı olacağı umudunu doğuruyor.
İster mevsim degişikliginde iseter böyle virüsle vücudumuzun mücadelesi için saglıklı beslenmek, bagışıklık sistemimizi güçlendirmek için ister beslenme olsun, ister spor olsun, ister uyku gibi yardımcı askerlerimizle vucut savunmasını güçlü tutmamız gerekir… Bunun tersi vücut savunma sistemi olan bagışıklık istemine zarar veren alkolden, sıgaradan, hareketsizliklerden uzak durarak hem mevsim degişikliklerinin, hem de virüsün neden olduğu sağlık sorunlarını aşarız sağlıklı bir şekilde yaşarız dilerim…. Yaşamak dilegiyle, Selam ve Sevgilerimle…
Derman Abi – 24.8.2020 – vatandasfikri.com
Kaynak
1*https://www.herkesebilimteknoloji.com/slider/viruse-karsi-elimizdeki-kozu-kullanalim
2* https://www.yenicaggazetesi.com.tr/dunyada-korona-virus-763-bin-387-can-aldi-295203h.htm
|