|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
SAĞLIK DA DOĞRU SANDIĞIMIZ YANLIŞLAR - 3 |
SAĞLIK DA DOĞRU SANDIĞIMIZ YANLIŞLAR - 3
DETOKS YAPTIRMANIN FAYDALARI ZARARLARI NELERDİR!
DETOKS UYGULANMASI
Biz insanlar çok tüketmek veya çok verim almak için ya da daha çok lezzet için adeta dogal ürünlerin yapısını bozuyor, kullandığımız kimyasallarla da dünyayı zehirliyoruz. Şuan da bu yazıyı yaaazarken ben küçük caplı da olsa radyosyona maruz kalıyorum, siz de okuduğunuz da çok az da olsa kurşun soluyorsunuz. Bir sonraki öğünde ise ürünlerin genetik ypısının bozulmasından kaynaklı dogallıgını kaybeden ürünlerin naıl besleyecegi şüphelerinin yanı sıra ürünlerin içinde ki doğal zehirlerden tarım ilaçlarına kadar çevreyi kirleten bir dolu zararlı maddeyi midenize indireceğiz. Sonuçta, vücudumuz, içinde çok sayıda zararlı kimyasal barındıran bir foseptik çukuruna dönüştürüyoruz. Bu zararlı kimyasalların başında kanda ve idrarda bulunan ağır metaller, dioksinler, PCB’ler ve fıtalat içeren plastikleri de düşündüğümüz de nasıl yaşıyoruz diye düşünmeden geçemiyoruz. Ama abartmadan önlemler alarak daha sağlıklı yaşayabiliriz. Nasıl mı?
Alınan bu zehirlerden vücudumuzu arındırmak için ne yapabiliriz? Bugün pek çok insana göre sorunun yanıtı detoks yaptırmak. Herkes detoksun kendilerine iyi geleceğini, vücutlarının bu yöntemle tertemiz olacağına inanıyor. Acaba bu detoks programları işe yarıyor mu?
Herşeyden önce aldığımız ürünlere dikkat edelim, ya dogal olsun yada dogala en yakın haliyle tüketelim, böylece vucudumuzun bağışıklık yapısını güçlendirelim ve vucudumuzun da dogal, sağlıklı işleyişi için de bu zehirleri temizleyacaktir. Bunu bilelim ve biraz rahatlayalım ne dersiniz? Vücudumuzun karaciğer, böbrekler ve sindirim sistemi aracılığı ile doğal yoldan kendi kendini temizlediğini unutmamamız gerekir. Vücudumuza giren bu zehirli kimyasallar doğal yoldan birkaç saat içinde parçalanır etkisiz hale getirilir ve dışarı atılır. Ama biz aldığımız besinlere dikkat eder, vucudumuzda birikecek toksinlere daha beslenme zincirimizin başın da önlem alırsak vucudumuzun işini kolaylaştırmış oluruz.
Öte yandan bazı maddelerin dışarı atılması haftalar, aylar hatta yıllar sürebilir. Bu, özellikle dioksin ve PCB’ler gibi yağda çözünen maddeler için geçerlidir. Eğer bu maddeleri dışarı atma hızından daha yüksek bir hızda içeri alıyorsak, vücutta birikim yapması kaçınılmazdır. İşte beslenmenin ilk aşaması bu nedenle çok önemlidir. Eger toksinlerin vucu da giriş hızı çıkış hızından fazla ise vucut başa çıkmakta zorlanacak demektir. İşte bu aşama da detoks yaptırlıp yaptırılması doktorlara bırakılmalıdır, yalnız işi tiçarete dökmüş doktorlar dan uzak durarak, ticaretten uak duran doktorlardan, beslenme uzmanlardan bu konuda bilgiler edinilmelidir.
Detoks programlarının pek çoğu, bir süre yalnızca sıvı tüketmek ve katı gıdalardan uzak durmakla gerçekleştirilir. Ancak bu uygulama vücutta uzun süreden beri birikim yapmış kimyasallara etkilemez. Londra’daki Brunel Üniversitesi’nden toksikolog Andreas Kortenkamp bu konuda şöyle konuşuyor: “Yağların içinde birikmiş olan bu maddelerin yarısının temizlenmesi için altı ile 10 yıl kadar bir süre gerekir. Üstelik bu süre içinde bu maddelere kesinlikle maruz kalmamak gerekir. Doğal olarak bu olanaksızdır, çünkü bu maddelere maruz kalmayacağımız bir ortam günümüzde söz konusu değildir.”
Dahası, oruç tutmak veya diyet yapmak yağda çözünen bu maddeleri vücuttan atacağına, kana karışmasına yol açar. Yapılan çalışmalardan biri, çok büyük bir hızla kilo kaybeden insanlarda organoklorinlerin ve tarımsal ilaçların kandaki düzeyinin % 25-50 oranlarında yükseldiğini ortaya koyuyor (Obesity Surgery, vol 16, p 1145). Hayvan deneylerinde ise kilo kaybı sonrasında, bu bileşimlerin kas ve beyin gibi dokulardaki düzeyinin yükseldiği görülüyor. İşin fenası bu bileşimler, kaslara ve beyne yağda olduğundan daha fazla zarar veriyor.
Kanada’daki Ottowa CHEO Araştırma Enstitüsü’nden çevre sağlığı uzmanı Margareth Sears’a göre bu kimsalların yağ dokusundan kas ve beyin dokusuna geçerek yer değiştirmesi, detoks yapanların kendi ayaklarına kurşun sıkması anlamına geliyor. Ayrıca kana karışan kimyasalların vücuttan atılacağına ilişkin bir garanti de yok. Bazıları yeniden yağ dokusuna geri dönebiliyor.
Fıtalat gibi vücudun hızla dışarı attığı kimyasalların düzeyi, kısa bir süre tutulan oruç yardımı ile düşürülebilir. Ancak bunun da insana bir yarar sağlayıp sağlamadığı da bilinmiyor. Yeniden yemek yemeğe geri dönüş yaptığınızda bu kimyasalların düzeyi eski haline geliyor.
İnsanlarımızı toksinlerden kurtarmanın en kestirmenin yasal önlemlerle işe başlanması olduğunu, bunun yanı ısra nedenle insanlara ömür boyu sürecek bir beslenme yöntemlerine dayalı detoks öneriyor. Bunun yolu da mümkün olduğunca sağlıklı gıdalarla beslenmek ve gerek evde gerekse iş yerinde kimyasallardan uzak durmaya çalışmak. Daha kesin bir önlem hükümetlerin alacağı radikal kararlarla bu maddelere maruz kalma riski azaltmalarıdır. Alabilecegimiz en radiikal kişisel önlemlerden en kestirme ve en yararlı detoks nikotin ve aşırı alkolden uzak durmaktır. İşte bunlar kesin fayda sağlıyor ve ömrü uzatıyor.
Derman Abi – www.vatandasfikri.com Ekim 13
Kaynak: Reyhan Oksay - CBTE- New Scientist, 24 Ağustos 2013
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|