CİDDİ KONULAR DA BARİ CİDDİYET

BİRİ ÇIKIYOR ÖZEL ORDU KURULUYOR DİYOR, BİRİ SARKIK BIYIKLI OLMAYAÇAK, ÖBÜRÜ BADEM BIYIKLI MI OLAÇAK, DİĞERİ BU ORDUDA Kİ GÖREVLİLER ŞEHİT Mİ, DEGİL Mİ DİYOR, İNSAF ALLAH AŞKINA !!!

Lütfen geyik muhabbetlerimizi kamuoyu önün de yapmayalım.

 En ciddi konuları böyle düşünmeden, taşınmadan ulu orta tartışmayalım. O kurulaçak birliğe katılaçak vatansever birinin sizin tartışmalarınızdan etkilenecegini düşünün, şu anda görev yapan güvenlik güçleri içinde sarkık bıyıklı olanları, badem bıyıklı olanları bu ifadelerinizle rahatsız ettiğinizin farkına varın. personel alım yöntemleri bellidir.
T.C vatandaşı ve gerekli özellikleri bulunduran, yapılan sınavlar da başarılı olmuş her vatandaş bu kurulaçak olan birliğin personeli olabilir, buna yasalar ve yönetmelikler çercevesinde karar verilir, bir vatandaşı bıyığından dolayı yermek, sınavlarda başarılı  veya başarısız saymak yanlıştır.
 Ciddi konuları ve sorunları kahvane ağzı ile konuşmayalım, devlet adamalığı ve sosyal sorumluluk bilincimizi unutmayalım. Geçenlerde de sen çömeldin ben ayakta durdum tartışması kime ne kazandırdı? Bu tartışmaların Dünya kamuoyu önünde yapıldığını unutmayalım. Bu kadar basitlik bize yakışıyor mu?

Bu ülke büyük bir ülke, bu toplum büyük bir kültürel mirasın sahibi, tavırlarımız da ona göre olmalı degil mi? Sokakta ki vatandaşlar bile sizden daha dikkatli, şunu dersem kimi rahatsız ederim sebebsiz yere diye düşünerek konuşuyorlar.
Kimin hattine şehitlik mertebesini vermek veya tartışmak, sen Tanrımısın birader demezler mi? Toplumun kültürel değerlerine açık saldırıdır bunlar, bazı şeylerin rast gele tatışılması hepimizi üzmektedir.

Her şeyi konuşurken bazı değerlerin yıpratılması, erozyona uğretılması hiç kimseye bir şey kazandırmaz, şehitlik gibi, dini inançlar gibi,siyasi düşüncelere yapılan saldırılar gibi, eleştiriler den bahsetmiyorum.
Yarın ükemiz işgal edildiginde tartışmaya açılmış şehitlikle ve orduyla bu ülkenin savunulması mı kolay, yoksa yıpratılmamış bir ordu ve şehitlik mertemesiyle mi? Bunları tartışmanın yeri siyaset degildir.
Degerler siyasi malzeme yapılmamalıdır. Degerlerimizin hepimize ait olduğu bilinciyle hareket edilmelidir. Değeleri toplumsal motivasyon aracı olarak algılarsak önemini daha iyi anlarız. Sorunlar tatışılmalıdır, çözüm yolları tartışmalarla bulununur, tatışmalar da sadece eleştiri olmamalı, önerilermiz de olmalıdır.

Tartışmak mı istiyorsunuz sorunumuz da konumuz da çok bazılarına şöyle bir bakalım. İşsizligin nedenlerini tatışın, ithalat olabilir mi? dış borçların neden bu kadar hızlı artığını tartışın üretmememk olabilir mi? tartışmak mı istiyorsunuz, bu kadar merası olan bir ülke neden et ithal eder oldu? yanlış teşvikler olabilir mi? yabancı yatırımcıların ülkelerine trasfer ettiği karları tartışın, yeni yatırım yapamamamızın nedeni sermaye ve para trasferi olabilir mi? iletişim, bankacılık, petrol alanlarında piyasa hakimiyetini neden kaybettiğimizi tartışın, yanlış siyasi kararların sonucum mu? Neden yerli bir cep telefonu modelimizin olmadığını tartışın, cep teklefonu ithaline 10 yılda 20 milyar dolara yakın para verdiğimmizi neden tartışmıyorsunuz. 20 milyar dolarla kaç tane telefon faprikası kurabilirdik?
Bunlar bizi de sizi de rahatsız eden konular üstünümü örttük yoksa. Tartıştığınız konulara bakın tartışmadan kacındığınız konulara bakın, tartışmalarımızın niteliği ortaya cıkıyor.

Geyik muhabbetlerinizi kamuoyu önünde yapmayın, özel sohbetlere saklayın diye öneriyorum. Yoksa toplumun ruh sağlığı bozulacak, asıl konulara uzak dura, dura aksesuar konular bula, bula gerçek sorunları es gerçiyoruz, asıl sorunlar da büyüyor.

Tartışma uslubunu ve konularını daha dikkatli seçmek dileğiyle, selam ve sevgiler,,,