|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
Fikret Bila >> Bardakoğlu’nun başarısı |
Fikret Bila >> fbila@milliyet.com.tr
Bardakoğlu’nun başarısı
13 Kasım 2010
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu görevinden ayrıldı. Yerini yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Görmez’e, kendisine yaraşır bir olgunluk ve güzel bir törenle devretti.
Bardakoğlu, görevini sürdürdüğü 7 yıl boyunca toplumun her kesiminde güven ve saygı uyandıran bir başkan oldu. İlahiyatçılığının yanında hukuk adamı olarak da toplumu hem dini konularda bilgilendirdi hem de bilim insanı olarak aydınlattı. Gerektiği zaman gerektiği kadar konuştu. Diyanet İşleri Başkanlığı’nı siyaset üstü tutmayı ve saygın bir yerde konumlandırmayı da ihmal etmedi.
Hurafelerle işi olmadı
Prof. Dr. Ali Bardakoğlu’nun bir din bilgini ve bilim adamı olarak hurafelerle işi olmadı. Tartışılan konuları dini bilgilere dayalı olarak ama her zaman bilimin ışığında açıkladı. Bilime aykırı iddiaları hiç sahiplenmedi. Aksine toplumu aydınlattı. Bilime ve dünyaya açık entelektüel bir başkandı.
Siyaset üstü
Bardakoğlu, Diyanet’i siyasetin üstünde tuttu. Güncel tartışmalara girmedi. Bunun son örneklerinden biri türban konusuydu.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, üniversitelerde türban konusunu Diyanet İşleri Başkanlığı’na sormak gerekir, dediğinde, gözler Prof. Dr. Bardakoğlu’na çevrildi. Bardakoğlu, Milliyet’e yaptığı açıklamada bu konunun siyaset kurumunun çözmesi gereken bir konu olduğunu, soruna özgürlük açısından yaklaşılması gerektiğini belirtti; başörtüsünün ise Müslümanlığın ön koşulu olmadığını söyledi. Bardakoğlu, bu yaklaşımıyla, kurumunu siyasi tartışmaların dışında tuttu. Bu tutumu takdir topladı.
Nüfus cüzdanında din hanesi
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, modern bir anlayışa sahipti. Nüfus cüzdanlarında din hanesinin bulunmasını doğru bulmuyordu. Nüfus cüzdanlarında din ve mezhebin yer almasının toplumda ayrıştırıcı bir etki yaratabileceğini söylüyordu. Bu yaklaşımıyla herkesin inancının kendisine ait olduğunu ve Allah’la kul arasında girilmemesi gerektiğini her fırsatta vurguluyordu.
Nezaket kattı
Bardakoğlu’nun görev süresi 2 ay sonra doluyordu. Ancak bir kararnameyle erken ayrıldı. Bu yöntem spekülasyonlara da yol açtı. Bardakoğlu’nun, türban başta olmak üzere bazı görüşlerinin hükümetin yaklaşımıyla uyuşmadığı; bu nedenle görevden alındığı öne sürüldü. Emekliliğine 2 ay kalmışken aniden görevden ayrılması haklı olarak birçok soruyu gündeme taşıdı. Ancak Bardakoğlu, büyük bir olgunlukla ve yine kurumunu koruma adına bu süreci nezaketle yürüttü. Hükümeti de töhmet altında bırakmamaya özen gösterdi. Görevden ayrılmayı daha önce de istediğini, bu ayrılışının da planlı olduğunu ifade ederek, spekülasyonları kesti.
Bardakoğlu, ayrıca ilk kez düzenlenen bir törenle cübbesini yeni Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’e bizzat giydirdi. Devir teslim töreninde yaptıkları konuşmalarla hem Bardakoğlu’nun hem de Görmez’in saygınlığı daha da arttı. İki başkan, işgal ettikleri makama uygun bir tören ve takdir toplayan konuşmalarıyla, örnek oldular.
Bardakoğlu’nun Diyanet İşleri Başkanlığı sırasında olduğu gibi döneceği akademik dünyada da eserler vermeye ve toplumu aydınlatmaya devam edeceğinden kuşkum yok. Bardakoğlu’nun talebesi olmaktan onur duyduğunu her fırsatta ifade eden yeni Başkan Prof. Dr. Mehmet Dönmez’i de kutluyor ve başarılar diliyorum.
|
|
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|