BEYİN GÖÇÜNÜN ÜLKEMİZE MALİYETİ

İnsan aklını kaybederse ne yapar? İşte toplumun aklını kaybetmeside, toplumsal akılda diyebilecegimiz nitelikli bilim insanlarınızı, kendi toplumunuzun degilde başka toplumların hizmetine sunmaktır. Bu sunuş bizim toplumumuza bilimsel gelişmede gerilik olarak yansımaktadır. Bilimsel geri kalmamızın nedenleri sadece beyin göçü degildir elbette, öncelikle egitim, sonra akademik cevrenin nitelikliyi boğmasıda vardır. Sayıya bakınca şaşırdım, ne kadar çok bilim insanımız göçmüş ülkemizden. Bu göç Ahmet emminin göçüne benzemez, bu göçün ülkemize ve toplumumuza maliyeti çok yüksek olmaktadır. Bu maliyet toplum olarak dünya toplumlarının gerisinde kalma maliyetidir ki, gelişmiş ülkelere baktığımızda dünyanın beyni sayılacak bilim insanlarını kendi beyin takımlarına katmışlar. Harıl, harıl çalışıyorlar biz ise bakıyoruz.

Beyin göçünün vahametini anlamak için ülkemiz dışındaki bilim insanlarımızın sayılarına bakalım, İlk on ülkeyi öncelikli olmak şartıyla ve genel sayıyı verelim. 1- ABD bu ülkede bulunan bilim insanı sayısı 852 dir. 2- Almanya 145, 3-Kanada 101, 4- İngiltere 77, 5- Fransa 45, 6- İsviçre 30, 7- Hollanda 28, 8- Avustralya 20, 9- İspanya 19, 10- Japonya 18, bilim insanı bu ülkelerde görev yapmaktatır. Genel olarak dünyanın diger ülkelerindeki bilim insalarımızıda kattığımızda bu rakam, 1335 kişiye ulaşmaktadır. Böylesine önemli 1335 beyin, akıl başka ülkelerin bilimsel gelişmesine katkı sunmaktadır. Biz neden teknoloji üretmediğimizi şimdi daha iyi anlıyorum.

Bu isimlerin alanlarına baktığımızda ise şunu görmekteyiz, %37 Mühendislik ve teknoloji alanı, %27 Doga bilimleri, %18 Sosyal bilimler, %13 Tıp ve saglık bilimleri % 4 İnsani bilimler, %1 Zirai bilimler alanlarında bulundukları ülkelere bilimsel çalışmalarıyla katkı sunmaktadırlar. Bu 1335 kişilik bilim insanı listesi daha tetaylı bir araştırmayala belkide daha yüksek rakamlara ulaşacaktır.

Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, TÜBİTAK’ın hazırladığı bu listeyi kamuoyuyla paylaşırken, bu bilimcilerle iletişime gecerek, orada veya burada işbirliği önerceklerini, kendilerini Ülkemize davet edeceklerini acıklamışdır. Bu çalışmayı yapan TÜBİTAK’a ve bu çalışmayı destekleyen Bakan Ergün’e ülkem ve toplumum adına teşekkür, ediyorum.

Bilim insanlarının göçme nedenlerine baktığımızda ise, ülkemizdeki kurumların bilimsel çalışma imkanları sunmama, akademik çevredeki gruplaşmaları aşamama, ülkemizde Ar-Ge(Araştırma Geliştirme) ye önem verilmemesi, takdir edilmemeleri desteklenmemeleri, ekonomik olarak tatmin edilmemeleri olarak sayılabilir. Bizde, kültüre, dine ve devamında bilime bile, siyasi olarak yaklaşılmaktadır. Benim siyasi düşüncemdekilere ilerleme ayrıcalığı, benim cemaatimdekine ilerleme ayrıcalığı, siyaseten destek bulan, iktidarla ilişkisini iyi tutanlara ve kullananlara ilerleme ayrıcalığı nitelikli bilim insanlarımızı, başka ülkelere göce zorlamış olmasın, sakın.

Yurt dışında görev yapan bilim insanlarımzın nerede görev yaptıklarına baktığımızda ise bu sorunun nedeninide görebiliriz. Bu bilim insanlarımız, %76 ile göçtükleri ülkelerin Üniversitelerinde görev yapmaktadır, bizim üniversitelerimizin suyu mu çıktı, herhalde çıkmış ki bilim insanlarımız kaçıyor. İkinci togunluklu grup ise %12 ile Araştırma Merkezlerinde görev yapmaktadır Araştırma merkezleri ülkemizde kaç tane var bilmiyorum ama bir elin parmaklarını geçmez sanırım. Bunlarında başına vasatlıklarına bakmadan kendi adamlarımzı atadıksa, araştırma, geliştirme konusunda bu kurumlar kendi, kendilerini pasifize edeceklerdir. Digerleri ise sırayla %10 özel sektör, Özel sektörlerdeki patronların her şeyi ben bilirim, para bende akıl bende tavırları özel sekötümüzde çalışmayı zorlaştırmaktadır. %1 Kamukurumunda, kamu kurumlarına geldigimizde ben 25 yılı aşkındır bir kamu kuruluşunda görev yaptım, bilim adamı, üniversite ve halkla çok kopuklar. %1 ise, uluslararası kurumlarda görev yapmaktadır..

Aklımızı kaybetmekle, beyin göçü arasında çok fark yok, ben aklımı kaybedesem sadece bir kişi olarak kendim zarar görürüm, ama bilimsel çalışma yapacak beyinleri kaybetmek, aklımızı kaybetmekten daha kötüdür, toplum, ülke olarak aklımızı kaybetmişiz demektir. Akılsız toplum ne yapar, dogaya ve kirlilğine,  ekonomik durumuna, kimin üretip üretmediğine bakmadan sadece tüketir. Bizi bu kısır döngüden kim kurtaracaktır, bilim insanları onlarda göç etmişlerse, Allah yardımcımız olsun akıl fikir versin. Selam ve sevgilerimle…

Hüseyin Benek